15 Aralık 2009 Salı

ÖZEN SORUMLULUĞU



Özen sorumluluğu (fiduciary duty) iki taraf arasındaki hukuki veya ahlaki bir güven ilişkisidir.


Detayını anlatabilmek için biraz geriye sarıp borçlar hukukunun temeline bakmak gerekiyor: Borcun kaynaklarından biri “haksız fiil”dir. Yani, yapmamanız gereken birşeyi yaparak karşı tarafa zarar vermeniz durumundaki sorumluluğunuz. Unsurları “hukuka aykırı fiil”, “zarar”, “kusur” ve “illiyet bağı”dır. Özetle, zarar oluşmadı ise, sorumlu olmazsınız. Hukuka aykırı davranışınız ile bu zarar arasında bir bağlantı (illiyet bağı) yok ise yine sorumluluktan bahsedemeyiz. En ilginç kısmı ise “kusur”dur. Temelde, sorumlu olmanız için sizin kusurlu olmanız aranırken, kanunda sayılmış istisnalarla; kusurlu olmasanız da sorumlu olursunuz. Buna da “kusursuz sorumluluk” denir.


Kusur iki şekilde ortaya çıkabilir: Kasıt ve ihmal. Kasıt, bilerek-isteyerek yapmaktır. İhmal ise, hukuka aykırı sonucun istenmemesine karşılık, gerekli önlemin alınmaması, dikkat ve özenin gösterilmemesi nedeniyle zararın doğmasına sebep olmaktır. Ağır ihmal ve hafif ihmal olarak ikiye ayrılır. (BK m.99’a göre, hafif ihmal için kusursuzluk anlaşması yapılabilir. BK 196’ya göre de hile için kusursuzluk anlaşması yapılamaz. Buradan ağır ihmal için de kusursuzluk anlaşması yapılabilir sonucu çıkabilir, tartışmalı bir konu).


Kusursuz sorumluluk hakkaniyet sorumluluğu, özen sorumluluğu ve tehlike sorumluluğu olarak üçe ayrılır. Burada, kusurun olması aranmaz, fiil ile zarar arasındaki illiyet bağının gösterilmesi yeterli kabul edilir. (“her türlü özen gösterilse dahi bu zarar engellenemezdi” tek savunma aracıdır).


Kanımca, kusursuz sorumlulukların tamamı ile özen sorumluluğunu birbirine karıştırmamak gereklidir. Kanunda sayılan adam çalıştıranların sorumluluğu, bina maliklerinin sorumluluğu, araç işletenin sorumluluğu, tapu sicilinin tutulmasında devletin sorumluluğu, vb kusursuz sorumluluk örnekleridir. Burada bir güven ilişkisinden bahsetmeye gerek yoktur.


Özen sorumluluğu ise güvenden doğar. Çalışanın işverene karşı, ameliyat eden doktor ve ekibinin hastaya karşı, yönetim kurulu üyelerinin şirketlerine ve pay sahiplerine karşı, avukatların müvekkillerine karşı, bankanın mevduatları en iyi şekilde koruma konusunda müşterilerine karşı bir özen sorumluluğu vardır. Bu ve benzeri örneklerin hepsinde, bir güvenen ve güvenilen vardır ve özen sorumluluğu işte bu ilişkiden doğar.

Hiç yorum yok: